Kayıp Şahıslar Komitesi Kıbrıslı Türk Üyesi Hakkı Müftüzade, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin (KŞK) Mayıs ayında yapılması yönünde kararı olan Atlılar Toplu Mezar kazısına daha fazla gecikilmeden başlanmasını istedi.

Müftüzade, Atlılar Toplu Mezarı’nın bulunduğu alanın koruma altında olduğu iddialarının gerçekle bağdaşmadığını ve kazma kararının uygulanmasını engellemek için bir gerekçe olarak kullanılamayacağını vurguladı.

Atlılar Toplu Mezarı’nın kazılmasına yönelik KŞK kararının daha fazla gecikmeden uygulanmasını isteyen Müftüzde, kazının başlamasının KŞK’nın etkin bir şekilde insancıl görevini yerine getirdiğini göstermesi bakımından da elzem olduğunu kaydetti.

Hakkı Müftüzade, Kayıp Şahıslar Komitesi Rum Üyesi Leonidas Pantelides’in Atlılar Toplu Mezarları konusunda dün Rum basınında yer alan açıklamasına cevaben yaptığı yazılı açıklamada, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin, Ocak 2023’te Atlılar Toplu Mezarında yer alan Kıbrıslı Türk kayıp şahısların, Muratağa ve Sandallar Toplu Mezarlarında yapıldığı gibi kimliklendirilerek, defnedilmelerini teminen kazı çalışmasına Mayıs ayında başlama kararı aldığını anımsattı.

Kazılarla ilgili KŞK’nın dikkate aldığı tüm unsurlar değerlendirildikten sonra alınan ve ailelere de bildirilen bu kararın ardından, Atlılar Toplu Mezarı’nın KŞK’nın kazı planına dâhil edildiği, hatta kazı ekiplerinin gerekli ön çalışmaları tamamladığına dikkat çeken Müftüzade, kazının başlamasından iki gün önce Kıbrıslı Rum Üye tarafından yapılan bir bildirimle çalışmaların ertelendiğini söyledi.

Bu durumun, 50 yıla yakın bir süredir kadın ve çocuklardan oluşan kayıplarını dini vecibeleri gözetilerek defnetmeyi bekleyen ailelerin tepkisine yol açtığına işaret eden Müftüzade, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da herhangi meşru bir gerekçeye dayanmadığı açık olan bu ertelemeye dikkat çekerek, KŞK tarafından alınan kararın uygulanması için çağrı yaptığını anımsattı.

Müftüzade, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“KŞK Kıbrıslı Türk Üye Ofisi olarak, insancıl bir görev ifa eden KŞK’dan beklentinin, gömü yeri olarak bilinen veya gömü yeri olması muhtemel yerleri, kayıp şahısların Kıbrıslı Türk veya Kıbrıslı Rum olduğuna bakılmaksızın, bir plan çerçevesinde kazma, kimliklendirme ve ailelerine iletme olduğu bilinciyle hareket etmekteyiz. Bu anlayışla ofisimiz, kazı konusunda kararı verilmiş yerlere vakitli erişimi sağlamak maksadıyla ilgili makamlarımızla sürekli istişare içerisindedir. Makamlarımızla koordinasyondan sorumlu Ofis olarak bu vesileyle onlara da katkılarından ve süregelen iş birliğinden dolayı teşekkür ederim.

Öte yandan, Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum kayıp şahısların bulunma oranını dikkate alarak bir hareket tarzı belirlemeyi önermek, insancıl bir hususu siyasi olarak istismar etme anlamına gelmektedir.

1997 yılında taraflar arasında varılan mutabakatta, kayıp şahıslar konusunun siyasi olarak istismar edilmeyeceğinin de açıkça belirtildiğine yeniden dikkat çekmek isterim.”

Müftüzade, Atlılar Toplu Mezarı’nın bulunduğu alanın koruma altında olduğu iddiasının da gerçekle bağdaşmadığına dikkat çekerek, bunun kazılma kararının uygulanmasını engellemek için bir gerekçe olarak kullanılamayacağını vurguladı.