Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Berova ve Candan, Türkiye’deki depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı AKPA’da gündeme taşıdılar

Published

on

Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi’ne (AKPA) üye UBP Girne Milletvekili Dr. Özdemir Berova ve CTP Güzelyurt Milletvekili Armağan Candan’dan oluşan Cumhuriyet Meclisi heyeti, AKPA 2023 Yılı İkinci Olağan Genel Kurul Toplantılarına katıldı.

24 – 27 Nisan 2023 tarihleri arasında Strazburg’da düzenlenen AKPA Genel Kurulu’nda ağrılıkla görüşülen konular, Türkiye’deki 6 Şubat depremi, AİHM Yargıç Seçimi ve Rusya-Ukrayna çatışmaları oldu.

Türkiye’deki depremi de konu alan ve Raportörlüğünü Belçikalı Milletvekili Simon Moutquin’in yaptığı “Doğal felaketlerin önlenmesi, hazırlıklı olunması ve sonuçları ile yüzleşilmesi için siyasi stratejiler” başlıklı raporun Genel Kurul’da görüşülmesi aşamasına Milletvekillerimiz de müdahil olarak depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı ve Şampiyon Melekler voleybol takımımızı gündeme taşıdılar.

UBP Girne Milletvekili ve AKPA Heyet Başkanı Dr. Özdemir Berova, yazılı olarak aktardığı konuşmasında, depremin olduğu ilk andan itibaren, Kıbrıslı Türklerin ve KKTC Hükümeti’nin tüm imkanlarını seferber ederek Türkiye’nin yanında olduğunu hatırlatarak “Türkiye’nin Acısı Acımızdır” dedi. Özdemir Berova devamla depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza ve Şampiyon Melekler takımına dikkat çekti.

Özdemir Berova, “Bu felakette sorumluluğu olanların yargılanma süreçlerinin bir an önce tamamlanması ve hak ettikleri en ağır cezaya çarptırılmaları gerekir. Hayatını kaybeden ailelere karşı bu bizim hem vicdani sorumluluğumuz hem de gelecek kuşakların refah ve güvenlik içerisinde yaşaması için en temel insanlık görevimizdir” diye aktardı. Berova konuşmasını “Kıbrıslı Türk siyasetçiler olarak adamızda ve dünyamızda daha güvenli bir gelecek içinde yaşamak adına uluslararası camia ile birlikte çalışmaya ve işbirliğine hazırız”diye sonlandırdı.

CTP Güzelyurt Milletvekili Armağan Candan ise “Şampiyon Melekler Takımı” tshirtü ile çocuklarımızın anısına aileleri için yaptığı konuşmasında “deprem ile çocuklarımıza mezar olan binaların yapımında kusuru olanların hakettikleri cezaları almaları için yargılama süreçlerini yakından takip edeceğiz” dedi. Candan devamla, depremin ardından uluslararası camianın Türkiye ile göstermiş olduğu dayanışma ve işbirliğine dikkat çekerek, katkı koyan tüm ülkelere teşekkür etti. Armağan Candan, “işbirliği ve dayanışma, ancak, sadece deprem gibi afetlerden sonra hatırlanmamalı, her zaman öncelikleştirilmelidir. Ümit ederim ki depremle bölgede gelişen bu dayanışma ve işbirliği ruhu Türkiye ve Yunanistan seçimlerinin ardından artarak devam edecektir” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Özdemir Berova ve Armağan Candan temasları kapsamında ayrıca AKPA Başkanı Hollandalı Tiny Kox ile Başkan Kox’un makamında bir toplantı yaptı. Görüşmede, AKPA’daki Kıbrıslı Türk delegasyonunun çalışmalarının nasıl daha işlevsel olabileceği, Kıbrıs’taki son siyasi gelişmeler, Türkiye ve Yunanistan seçimleri ile Başkan Tiny Kox’un ilerleyen günlerde Kıbrıs’a gerçekleştirmeyi düşündüğü ziyaret konuları ele alındı.

Milletvekilleri Berova ve Candan, AKPA Genel Kurul toplantıları marjında toplanan ve Avrupa’nın muhtelif sorunlarının ele alındığı Sosyal İşler, Sağlık ve Sürdürülebilir Kalkınma Komitesi; Siyasi İşler ve Demokrasi Komitesi ve Hukuk İşleri ve İnsan Hakları Komitesi toplantılarına da katıldılar.

Berova ve Candan ayrıca, AKPA nezdindeki siyasi grup toplantılarına da katıldı. UBP Milletvekili Özdemir Berova; Avrupa Muhafazakarlar/Demokratik Birlik Grup toplantılarına katılırken, CTP Milletvekili Armağan Candan da Sosyalist, Demokrat ve Yeşiller Grup toplantılarına katıldı.

Milletvekillerine temasları boyunca Strazburg Temsilcisi Selda Çimen ve I. Sekreter Havva Ülgen Yeşilada ile birlikte Cumhuriyet Meclisi, Basın ve Dışilişkiler Memuru Görkem Reis eşlik etti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Hasipoğlu: Kıbrıslı Rumların başvuracağı tek makam TMK’dır

Published

on

By

Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararını kararı BRT ekranlarında değerlendirdi.

Hasipoğlu, AİHM’in bu kararla bir kez daha Taşınmaz Mal Komisyonu’nun etkin bir iç hukuk yolu olduğunu teyit ettiğini söyledi.

Kararın, Güney Kıbrıs’ın TMK’yı etkisizleştirme çabalarına güçlü bir yanıt niteliğinde olduğunu belirten Hasipoğlu, TMK’nın varlığını sürdürebilmesi için yapılan ödemelerin ve hükümetin bu konudaki kararlılığının büyük önem taşıdığını vurguladı.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Avrupa İnsan hakları Mahkemesi’nin Rum Mediterranean Tours şirketiyle ilgili Türkiye hakkında verdiği kararı değerlendirdi. Hasipoğlu, AİHM’in bir kez daha Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkin bir iç hukuk yolu olduğunu tescillediğini belirtti.

BRT ekranlarında konuşan Hasipoğlu, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi 67/ 2005 sayılı yasa ile kurulan Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK)’nun etkinliğini ortadan kaldırmak için elinden geleni yaptığını söyledi.

Güney Kıbrıs’ın daha öncede benzer bir davayı da AİHM’e götürdüğünü anımsatan Hasipoğlu “ AİHM, bir kez daha etkin iç hukuk yolu olarak TMK’yı gösterdi. Bu önemli bir karardır.” Dedi.

Davaya konu olan mülkün Kapalı Maraş bölgesinde bulunduğunu belirten Hasipoğlu, Rum tarafının bu meseleyi hızla AİHM’e taşıyarak, TMK’nın etkinliğini zayıflatmak ve aleyhte bir karar çıkması durumunda “haksız tutuklamaların” önünü açmayı hedeflediğini belirtti. Hasipoğlu, “Bu karar, AİHM’in Güney Kıbrıs’a tutuklamalar konusunda verdiği sert bir cevaptır. Kıbrıslı Rumların başvuracağı tek makam, yargı yolu TMK’dır. Bunun dışında alternatif yoktur.” Dedi.

Kararda, Vakıflar İdaresi’nin davada taraf olmasının adil yargılanma hakkının ihlali anlamına gelmediğinin de tespit edildiğini söyleyen Hasipoğlu, AİHM’in “mülkiyet hakkı ihlalinin giderilmesinde tek çözüm iade değildir, tazminatla da çözülebilir” vurgusunu önemli bulduklarını belirtti.

TMK’nın etkinliğinin büyük ölçüde yapılan ödemelere bağlı olduğunu vurgulayan Hasipoğlu, Ünal Üstel hükümeti döneminde bu konuda ciddi adımlar atıldığını ifade etti.
Hasipoğlu,” Biz bugün TMK’da bu ödemeleri yapmasaydık bizim lehimize olacak bir karar çıkmayacaktı. Bu zamana kadar Rum vatandaşlarına 350 milyon 850 bin sterlin ödeme yapılmıştır. Sadece 2024-2025 yılında Üstel hükümetinin yaratmış olduğu fonla 106 milyon 374 bin sterlinlik ödeme yapılmış ve 230 dava sonuçlandırılmıştır.” İfadelerini kullandı.

Geçtiğimiz hafta KKTC Meclis heyetiyle birlikte Strasbourg’da olduklarını belirten Hasipoğlu, Avrupa Konseyi’nde TMK’nın etkinliğiyle ilgili yapılması beklenen bir oylamanın, AİHM kararının açıklanması nedeniyle Aralık ayına ertelendiğini de bildirdi.

Hasipoğlu, Rum tarafının Kıbrıslı Türklerin mallarına vasilik sistemi kurduğunu belirterek “Bütün Kıbrıslı Türklerin mallarını adeta dondurmuş kamulaştırmış, bir kısmını ise hiç kamulaştırmadan GKRY vatandaşlarının tahsisine bırakmış, Kıbrıslı Türklerin mallarının üzerine evler, apartmanlar inşa etmiştir. Her şeyi çözümden sonraya endekslemiş. Biz ise çözümü beklemeden onlara bu ödemeleri yapıyoruz.” dedi.

Avrupa’nın tanımadığı bir devlet olarak Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu’nun içinde kaldıklarını ancak sözde tanınan bir devlet olan GKRY ise TMK’yı yok saymaya devam ettiğini kaydeden Hasipoğlu, Rum tarafının tek taraflı ve hukuka aykırı uygulamaları karşısında karşılıklılık ilkesi gereği ne gerekiyorsa yapılacağını vurguladı.

Devamını Oku

Kıbrıs

HP Genel Başkanı Özersay: “TMK hala etkili bir iç hukuk yoludur; gecikmeler acilen giderilmeli”

Published

on

By

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından KKTC’deki Kıbrıs Rum mallarına ilişkin bugün açıklanan kararı değerlendiren Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) tüm olumsuzluklara rağmen AİHM tarafından hâlâ etkili bir iç hukuk yolu olarak kabul edildiğini belirterek, “AİHM kararını hafife almak yerine ciddiyetle dikkate almalıyız” ifadelerini kullandı.

Halkın Partisi’nden yapılan açıklamaya göre, AİHM kararında başvuru sürecindeki gecikmeler nedeniyle Türkiye aleyhine tazminata hükmedildiğini ancak TMK’nın işlevselliğinin ortadan kalkmadığını belirten Özersay, bu gecikmelerin giderilmesi için acilen önlem alınması gerektiğini savundu.

“Bu konunun şakası yoktur” diyen ve TMK’nın bu çerçevede etkin şekilde değerlendirilmesi gerektiği yönünde görüş bildiren Özersay, Rum tarafının tutuklamalarla Kıbrıs Türk tarafına uyguladığı baskının mantıksızlığının dünya kamuoyuna anlatılması açısından da bu durumun önemli olduğunu söyledi.

Değerlendirmesinde, AİHM’in Vakıflar İdaresi’nin TMK sürecine taraf olarak katılmasının adil yargılanma hakkını ihlal etmediğini, iadenin taşınmaz hakkı açısından tek çözüm yolu olarak görülmediğini ve Rum tarafının Yüksek İdare Mahkemesi yargıçlarının tarafsızlığına yönelik iddialarının da AİHM tarafından yerinde bulunmadığını ileri süren Özersay, TMK’nın geçerliliğinin bir kez daha teyit edildiğini vurguladı.

İdari gecikmelerin giderilmemesi halinde ileride daha ciddi sorunların yaşanabileceğini belirten Özersay, Komisyonun etkinliğinin artırılması için düzenli bir fon sistemi oluşturulması gerektiğini ifade etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Dışişleri Bakanlığı’ndan AİHM kararına ilişkin açıklama: “TMK etkin bir iç hukuk yolu olarak teyit edildi”

Published

on

By

Dışişleri Bakanlığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) bugünkü K.V. Mediterranean Tours Limited kararına ilişkin açıklama yaparak, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkin bir iç hukuk yolu olarak teyit edildiğine vurgu yaptı.

Açıklamada, AİHM’in söz konusu kararında, Kapalı Maraş’taki bir taşınmaza ilişkin hak iddialarını içeren başvuruyu değerlendirirken, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki haklarını ileri sürmek isteyen Kıbrıslı Rumlar için etkin bir iç hukuk yolu olduğunu bir kez daha teyit ettiği belirtildi.

AİHM’in ayrıca, taşınmazın Kapalı Maraş’ta bulunması sebebiyle Kıbrıs Türk Vakıflar İdaresi’nin (Evkaf) TMK sürecine taraf edilmesinin adil yargılanma ilkesine aykırı olmadığına kanaat getirdiği ve Yüksek Mahkeme’nin tarafsızlığına yönelik iddiaları reddettiği vurgulandı.

Bakanlık açıklamanın devamında, “Gelinen aşamada, ülkemizdeki mülkiyet rejiminin güvencesi olarak gördüğümüz Taşınmaz Mal Komisyonu’nun çalışmalarını etkin bir şekilde sürdürmeye devam etmesi için gerekenin yapılması hususundaki kararlılığımızı bu vesileyle bir kez daha yineleriz” ifadelerine yer verdi.

Devamını Oku

Trending

Reklam