Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

TC-KKTC Meclislerinin iş birliğini kapsayan protokol imzalandı

Published

on

Türk Devletleri Parlamenterler Asamblesi (TÜRKPA) 12. Genel Kurul Toplantısına katılmak amacıyla Ankara’da temaslar yapan Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop ile bir araya geldi.

TBMM’de yer alan görüşmede iki ülke Meclis Başkanı önce baş başa görüştü, ardından heyetler arası toplantıya geçildi.

Görüşmelerin ardından iki ülke Meclis’leri arasında protokol imzalandı.

Yapılan heyetler arası görüşmede Ulusal Birlik Partisi Gazimağusa Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, Cumhuriyetçi Türk Partisi Lefkoşa Milletvekili Sıla Usar İncirli, KKTC’nin Ankara Büyükelçisi İsmet Korukoğlu, Meclis Meclis Basın Dış İlişkiler ve Protokol Müdürü Narin Yalıner Ataöz ve Özel Kalem Müdürü İrem Uygun yer aldı.

TBMM heyetinde ise TÜRKPA Üyesi Milletvekilleri İbrahim Aydemir ve Erol Kaya hazır bulundu.

Görüşmede ilk sözü alan TBMM Başkanı Prof.Dr. Mustafa Şentop, KKTC’nin 2022’nin Kasım ayında Türk Devletleri Teşkilatına anayasal ismiyle gözlemci üye olarak kabul edildiğini anımsatarak bunun çok önemli ve tarihi bir başarı olduğunu ifade etti.

Şentop, bu önemli gelişmenin hemen ardından Cumhuriyet Meclisi’nin TÜRKPA’ya gözlemci üye olması adına gayretlere hız verdiklerini, bugün gerçekleşecek Genel Kurulda bu yönde bir karar üretileceğine inandığını dile getirdi.

Kıbrıs Türkünü Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olarak gördüklerini ifade eden Başkan Şentop, bunun gereği olarak da Türk Devletlerinin yer aldığı platformlarda yer almasının gerekliliğine dikkati çekti.

Şentop, bunun bir başlangıç olduğunu ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz yıl Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda ifade ettiği tanınma çağrısına hız verildiğini kaydetti.

Dünyada önümüzdeki 5 yıl içerisinde önemli gelişmelerin olacağına vurgu yapan Şentop, bu bağlamda da KKTC’nin bağımsızlığının tanınmaya başladığını bir çok noktada görmeyi arzuladıklarını söyledi.

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre de konuşmasında, Türkiye’nin Kıbrıslı Türklerin Anavatanı olduğunu ifade ederek Türk milletinin ayrılmaz bir parçası olduklarını dile getirdi.

Kıbrıs adasında yaşanan süreçlerde, Rumların fanatizmi ve megalo idea hayalleri nedeniyle Kıbrıs Cumhuriyeti’nde bir işgal yaşandığını anımsatan Töre, yıllarca direnen Kıbrıs Türk halkının yardımına garanti ve ittifak anlaşmalarının verdiği yetki ile Anavatan Türkiye’nin yetiştiğini söyledi.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Kıbrıs adasında bir anlaşma umudunu tamamen ortadan kaldırdığını vurgulayan Töre, kendilerinin KKTC’nin varlığını devam ettireceklerini kaydetti.

Bugün Kıbrıs Türk gençliğinin ve halkının ambargolar ile mücadele ettiğini ifade eden Töre, bütün bu zorluklar karşısında Anavatan Türkiye’nin her zaman yanlarında olmasının kendilerine büyük bir güç ve moral verdiğini dile getirdi.

Töre “Biz Anavatanımıza güveniyoruz. Türkiye güçlü olursa Kıbrıs Türk halkı da güçlü olur ve KKTC de yoluna devam eder” dedi.

Devlet olmanın kolay olmadığını vurgulayan Töre, KKTC’nin ulusal varlığının ve egemenliğinin simgesi olduğunu ve ondan vazgeçmeyeceklerini kaydetti.

İKİ ÜLKE MECLİSLERİ ARASINDA PROTOKOL…

Görüşme öncesinde Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre ile TBMM Başkanı Mustafa Şentop tarafından iki ülke Meclislerinin iş birliğini kapsayan protokol imzalandı.

İmzalanan protokol; yasama, denetim ve parlamentoların diğer faaliyetlerine ilişkin tecrübe ve bilgi paylaşımını güçlendirmek amacıyla ihtisas komisyonları, parlamenter dostluk grupları ve idari teşkilatlar arasında düzenli temaslar, karşılıklı ziyaretler ve ortak toplantılar yapılmasının yanı sıra uluslararası konularda istişareler ile uluslararası parlamenter kuruluşlar kapsamında diyalog, iş birliği ve eşgüdümü ilerletmeyi amaçlıyor.

Yine protokol kapsamında, idari teşkilatlarının kapasitelerinin güçlendirilmesi amacıyla deneyimlerin ve en iyi uygulamaların paylaşımını kolaylaştıran teknik iş birliği projeleri ve eğitim programlarının geliştirilmesi hedefleniyor.

ŞENTOP’TAN RESEPSİYON

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, TBMM Başkanı Prof.Dr. Mustafa Şentop tarafından TÜRKPA 12. Genel Kurul Toplantısına katılmak amacıyla Türkiye’de bulunan heyet başkanları onuruna Marriod Otelde verdiği resepsiyona katıldı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Hasipoğlu: Kıbrıslı Rumların başvuracağı tek makam TMK’dır

Published

on

By

Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararını kararı BRT ekranlarında değerlendirdi.

Hasipoğlu, AİHM’in bu kararla bir kez daha Taşınmaz Mal Komisyonu’nun etkin bir iç hukuk yolu olduğunu teyit ettiğini söyledi.

Kararın, Güney Kıbrıs’ın TMK’yı etkisizleştirme çabalarına güçlü bir yanıt niteliğinde olduğunu belirten Hasipoğlu, TMK’nın varlığını sürdürebilmesi için yapılan ödemelerin ve hükümetin bu konudaki kararlılığının büyük önem taşıdığını vurguladı.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Avrupa İnsan hakları Mahkemesi’nin Rum Mediterranean Tours şirketiyle ilgili Türkiye hakkında verdiği kararı değerlendirdi. Hasipoğlu, AİHM’in bir kez daha Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkin bir iç hukuk yolu olduğunu tescillediğini belirtti.

BRT ekranlarında konuşan Hasipoğlu, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi 67/ 2005 sayılı yasa ile kurulan Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK)’nun etkinliğini ortadan kaldırmak için elinden geleni yaptığını söyledi.

Güney Kıbrıs’ın daha öncede benzer bir davayı da AİHM’e götürdüğünü anımsatan Hasipoğlu “ AİHM, bir kez daha etkin iç hukuk yolu olarak TMK’yı gösterdi. Bu önemli bir karardır.” Dedi.

Davaya konu olan mülkün Kapalı Maraş bölgesinde bulunduğunu belirten Hasipoğlu, Rum tarafının bu meseleyi hızla AİHM’e taşıyarak, TMK’nın etkinliğini zayıflatmak ve aleyhte bir karar çıkması durumunda “haksız tutuklamaların” önünü açmayı hedeflediğini belirtti. Hasipoğlu, “Bu karar, AİHM’in Güney Kıbrıs’a tutuklamalar konusunda verdiği sert bir cevaptır. Kıbrıslı Rumların başvuracağı tek makam, yargı yolu TMK’dır. Bunun dışında alternatif yoktur.” Dedi.

Kararda, Vakıflar İdaresi’nin davada taraf olmasının adil yargılanma hakkının ihlali anlamına gelmediğinin de tespit edildiğini söyleyen Hasipoğlu, AİHM’in “mülkiyet hakkı ihlalinin giderilmesinde tek çözüm iade değildir, tazminatla da çözülebilir” vurgusunu önemli bulduklarını belirtti.

TMK’nın etkinliğinin büyük ölçüde yapılan ödemelere bağlı olduğunu vurgulayan Hasipoğlu, Ünal Üstel hükümeti döneminde bu konuda ciddi adımlar atıldığını ifade etti.
Hasipoğlu,” Biz bugün TMK’da bu ödemeleri yapmasaydık bizim lehimize olacak bir karar çıkmayacaktı. Bu zamana kadar Rum vatandaşlarına 350 milyon 850 bin sterlin ödeme yapılmıştır. Sadece 2024-2025 yılında Üstel hükümetinin yaratmış olduğu fonla 106 milyon 374 bin sterlinlik ödeme yapılmış ve 230 dava sonuçlandırılmıştır.” İfadelerini kullandı.

Geçtiğimiz hafta KKTC Meclis heyetiyle birlikte Strasbourg’da olduklarını belirten Hasipoğlu, Avrupa Konseyi’nde TMK’nın etkinliğiyle ilgili yapılması beklenen bir oylamanın, AİHM kararının açıklanması nedeniyle Aralık ayına ertelendiğini de bildirdi.

Hasipoğlu, Rum tarafının Kıbrıslı Türklerin mallarına vasilik sistemi kurduğunu belirterek “Bütün Kıbrıslı Türklerin mallarını adeta dondurmuş kamulaştırmış, bir kısmını ise hiç kamulaştırmadan GKRY vatandaşlarının tahsisine bırakmış, Kıbrıslı Türklerin mallarının üzerine evler, apartmanlar inşa etmiştir. Her şeyi çözümden sonraya endekslemiş. Biz ise çözümü beklemeden onlara bu ödemeleri yapıyoruz.” dedi.

Avrupa’nın tanımadığı bir devlet olarak Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu’nun içinde kaldıklarını ancak sözde tanınan bir devlet olan GKRY ise TMK’yı yok saymaya devam ettiğini kaydeden Hasipoğlu, Rum tarafının tek taraflı ve hukuka aykırı uygulamaları karşısında karşılıklılık ilkesi gereği ne gerekiyorsa yapılacağını vurguladı.

Devamını Oku

Kıbrıs

HP Genel Başkanı Özersay: “TMK hala etkili bir iç hukuk yoludur; gecikmeler acilen giderilmeli”

Published

on

By

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından KKTC’deki Kıbrıs Rum mallarına ilişkin bugün açıklanan kararı değerlendiren Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) tüm olumsuzluklara rağmen AİHM tarafından hâlâ etkili bir iç hukuk yolu olarak kabul edildiğini belirterek, “AİHM kararını hafife almak yerine ciddiyetle dikkate almalıyız” ifadelerini kullandı.

Halkın Partisi’nden yapılan açıklamaya göre, AİHM kararında başvuru sürecindeki gecikmeler nedeniyle Türkiye aleyhine tazminata hükmedildiğini ancak TMK’nın işlevselliğinin ortadan kalkmadığını belirten Özersay, bu gecikmelerin giderilmesi için acilen önlem alınması gerektiğini savundu.

“Bu konunun şakası yoktur” diyen ve TMK’nın bu çerçevede etkin şekilde değerlendirilmesi gerektiği yönünde görüş bildiren Özersay, Rum tarafının tutuklamalarla Kıbrıs Türk tarafına uyguladığı baskının mantıksızlığının dünya kamuoyuna anlatılması açısından da bu durumun önemli olduğunu söyledi.

Değerlendirmesinde, AİHM’in Vakıflar İdaresi’nin TMK sürecine taraf olarak katılmasının adil yargılanma hakkını ihlal etmediğini, iadenin taşınmaz hakkı açısından tek çözüm yolu olarak görülmediğini ve Rum tarafının Yüksek İdare Mahkemesi yargıçlarının tarafsızlığına yönelik iddialarının da AİHM tarafından yerinde bulunmadığını ileri süren Özersay, TMK’nın geçerliliğinin bir kez daha teyit edildiğini vurguladı.

İdari gecikmelerin giderilmemesi halinde ileride daha ciddi sorunların yaşanabileceğini belirten Özersay, Komisyonun etkinliğinin artırılması için düzenli bir fon sistemi oluşturulması gerektiğini ifade etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Dışişleri Bakanlığı’ndan AİHM kararına ilişkin açıklama: “TMK etkin bir iç hukuk yolu olarak teyit edildi”

Published

on

By

Dışişleri Bakanlığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) bugünkü K.V. Mediterranean Tours Limited kararına ilişkin açıklama yaparak, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkin bir iç hukuk yolu olarak teyit edildiğine vurgu yaptı.

Açıklamada, AİHM’in söz konusu kararında, Kapalı Maraş’taki bir taşınmaza ilişkin hak iddialarını içeren başvuruyu değerlendirirken, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki haklarını ileri sürmek isteyen Kıbrıslı Rumlar için etkin bir iç hukuk yolu olduğunu bir kez daha teyit ettiği belirtildi.

AİHM’in ayrıca, taşınmazın Kapalı Maraş’ta bulunması sebebiyle Kıbrıs Türk Vakıflar İdaresi’nin (Evkaf) TMK sürecine taraf edilmesinin adil yargılanma ilkesine aykırı olmadığına kanaat getirdiği ve Yüksek Mahkeme’nin tarafsızlığına yönelik iddiaları reddettiği vurgulandı.

Bakanlık açıklamanın devamında, “Gelinen aşamada, ülkemizdeki mülkiyet rejiminin güvencesi olarak gördüğümüz Taşınmaz Mal Komisyonu’nun çalışmalarını etkin bir şekilde sürdürmeye devam etmesi için gerekenin yapılması hususundaki kararlılığımızı bu vesileyle bir kez daha yineleriz” ifadelerine yer verdi.

Devamını Oku

Trending

Reklam